Türkiye, hava savunma sistemlerinde önemli bir adım atarak, “Çelik Kubbe” projesi ile envanterine kattığı sistemleri daha etkili hale getiriyor. Bu projeyle mevcut sistemlerin kapasiteleri sürekli artırılmakta ve yerli üretim sistemler, uluslararası rakipleriyle yarışmaktadır.
Türkiye, hava savunma alanında kendi üretim sistemlerinin hızla geliştirilmesine devam ediyor. “Çelik Kubbe” projesi, bu sistemlerin etkinliğini artırarak dünyadaki muadilleriyle rekabet edebilir hale gelmesini sağlıyor.
ASELSAN tarafından üretilen GÖKDENİZ Yakın Hava Savunma Sistemi, Amerikan yapımı PHALANX ile benzer gereksinimler için tasarlandı. Her iki sistem de gemileri hava tehditlerine karşı korumak amacıyla yüksek hızda mermi ateşliyor. Amerikan PHALANX, dakikada 4,500 mermi atma kapasitesine sahipken, GÖKDENİZ’in kapasitesi ise 1,100 mermidir. GÖKDENİZ, Türk mühendisler tarafından geliştirilen ATOM mühimmatı sayesinde, hedefin önünde bir bariyer oluşturarak başarı şansını artırmaktadır.
ROKETSAN tarafından üretilen SUNGUR, omuzdan ateşlenebilen hava savunma sistemleri arasında Amerikan STINGER‘dan birçok özelliği ile üstün. STINGER, yaklaşık 5 kilometre menzil sunarken, yerli SUNGUR‘un menzili 8 kilometreye kadar çıkmaktadır. Ayrıca, SUNGUR irtifa konusunda da Amerikalı muadilinden öndedir.
Yeni nesil HİSAR-O, 40 kilometrenin üzerinde menzil kapasiteleriyle hedeflerini başarıyla imha etmektedir. Orta irtifada görev yapabilen HİSAR-O, TSK envanteri içinde yer almakta ve Rus, Amerikan ve İngiliz sistemleri ile karşılaştırıldığında modern bir sistem olarak öne çıkıyor. HİSAR-O, BUK-M3, HAWK ve SKY SABRE gibi muadillerine göre üstün bir teknoloji sunmaktadır.
Türk savunma sanayii, hava savunma sistemlerinde çok alçak, alçak ve orta irtifada ihtiyaçları yerli ve milli sistemlerle karşılamaktadır. SİPER, yüksek irtifada görev alacak ve 30 kilometre yükseklikteki hedefleri 150 kilometre uzaklıktan imha edebilecektir. SİPER, Amerikan PATRIOT ve Rus S-400 sistemleri ile benzer alanlarda görev yapabilecek kapasiteye sahiptir.