Herakleia Antik Kenti’nin Roma Hamamı Gün Yüzüne Çıkarılıyor

Muğla’nın Milas ilçesindeki Herakleia Antik Kenti’nde, Roma dönemine ait ve günümüze kadar ayakta kalmış tek yapı olan hamamda kazı çalışmaları devam ediyor. Bu önemli arkeolojik kazı, Kültür ve Turizm Bakanlığının Geleceğe Miras Projesi kapsamında yürütülüyor.

Herakleia’nın Tarihsel Önemi

Kapıkırı Mahallesi’nde yer alan Herakleia Antik Kenti, antik dönemde Bafa Gölü kıyısında bir liman kenti olarak bilinmektedir. Ancak zamanla Menderes Nehri’nin taşıdığı alüvyonlarla, körfezin ağzı kapanmış ve bu da şehrin liman kenti olma özelliğini kaybetmesine yol açmıştır. Bunun sonucunda kentteki yerleşim alanı da küçülmüştür.

Arkeologlar, kazılarda önemli bulgulara ulaşmışlardır. Selçuk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeliha Gider Büyüközer, Herakleia’nın tarihindeki en önemli verilerden birinin, antik kentin milattan sonra 13. yüzyıla kadar süren uzun süreli yerleşime sahip olduğu bilgisini sunduğunu belirtti.

Roma Hamamı Kazıları Başladı

Herakleia Antik Kenti’nde dört yıldır süren kazı çalışmalarının bu yıl, Kültür ve Turizm Bakanlığının Geleceğe Miras Projesi kapsamına alındığını dile getiren Büyüközer, özellikle Roma dönemi yapılarının açığa çıkarılmasının hedeflendiğini söyledi. Antik kentin Roma dönemine ait tek yapısı olan Roma hamamında kazı çalışmaları sürdürülmektedir. Bu hamam, antik kent için büyük önem taşıyor. Büyüközer, bu hamamın antik kentin Roma dönemine ait ayakta kalmış tek yapısı olduğunun altını çizdi.

Roma Hamamı‘nın büyük bir öneme sahip olduğunu belirten Büyüközer, “Bu çalışmalarda kazılar ilerledikçe, Roma dönemine ait başka yapıları da ortaya çıkarmayı planlıyoruz.” dedi. 3 yıldır devam eden kazılar sayesinde elde edilen veriler, kentin Roma ve Geç Antik Çağ’da hala önemli bir yerleşim yeri olarak varlığını sürdürdüğünü göstermektedir.

Kazı Çalışmalarında Öne Çıkan Veriler

Prof. Dr. Zeliha Gider Büyüközer, Roma hamamındaki kazı çalışmalarının yıl sonuna kadar birçok ayrıntıyı gün yüzüne çıkaracağına inandığını belirtti. Bugüne kadar, hamamda 7 farklı mekan ortaya çıkmıştır. Özellikle caldarium (sıcak oda) kısmında kazıların devam ettiği, burada iki mekanın tabanında mozaiklerin bulunduğu açıklandı. Diğer mekanlarda da benzer döşemelerin bulunduğu tahmin edilmektedir.

Büyüközer, “Bu önemli veriler, Herakleia’nın Roma dönemindeki günlük yaşamına ışık tutacak ve bu döneme ait çok değerli bilgilere ulaşılmasına yardımcı olacaktır.” diyerek kazıların gelecekteki önemini vurguladı.

Herakleia Antik Kenti’nin kazı çalışmaları, sadece bölgedeki tarihsel zenginliği gün yüzüne çıkarmakla kalmayacak, aynı zamanda bölgenin turizm potansiyelini de artıracaktır. Herakleia’nın Roma dönemine ait yapılarının korunması ve gün yüzüne çıkarılması, hem tarihsel hem de kültürel açıdan büyük bir öneme sahiptir. Kazıların ilerleyen yıllarda daha fazla yapı ve detay keşfetmeye devam etmesi beklenmektedir.

Bu çalışmalarla, antik kentin geçmişine dair daha fazla bilgi edinilmesi, Herakleia’nın tarihindeki boşlukların doldurulmasına yardımcı olacaktır.