Burdur’un Hacılar Büyük Höyük’teki arkeolojik kazılar sırasında yaklaşık 5 bin yıllık bir insan iskeleti bulundu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gülsün Umurtak, bu keşfin, İlk Tunç Çağı’na ait ölü gömme geleneklerine son derece uygun olduğunu belirtti.
Burdur’un Hacılar Köyü’nde bulunan Hacılar Büyük Höyük’te yürütülen kazılar, 2 ay boyunca devam etti. Kazıların bu yılki bölümünde, höyüğün batı kısmında bir küp içerisinde keşfedilen iskeletin 5 bin yıllık olduğu tespit edildi. Bulunan iskeletin korunma altına alındığını açıklayan Prof. Dr. Gülsün Umurtak, bu keşfin bölgenin tarihsel zenginliğine önemli bir katkı sunduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Umurtak: “İlk Tunç Çağı dediğimiz, Milattan Önce üçüncü bin yılın ölü gömme geleneklerine son derece uygun bir buluntu bu. Bu yerleşmeye ait özel bir durum değil. Aslında daha önceki dönemlerde de küp veya çömleklerin içine ölülerin defnedilmesi bir gelenekti.”
Kazı Başkanı Prof. Dr. Umurtak, bu mezarın da diğer küp mezar geleneğine uygun olduğunu belirtti. Daha önceki yıllarda da güney kesimdeki binaların yanında benzer küp mezarların bulunduğunu aktaran Umurtak, küp veya çömleklerin içine ölülerin ‘fetüs’ pozisyonunda konulmasının yaygın bir uygulama olduğunu ifade etti.
Umurtak: “Bu iskelet hiç beklemediğimiz bir anda karşımıza çıktı. Ne yazık ki, kazılan yerdeki kesitten akmaya başladı. Daha önce de bulunduğu küp kırılmış, hasar almış ve biz de hızla kurtarmak için kemikleri topladık.”
Prof. Dr. Umurtak, bulunan iskeletin, anne karnındaki fetüs duruşu olarak bilinen “hoker/hocker” pozisyonunda olduğunu belirtti. Dizlerin çeneye çekik olduğu bu pozisyon, arkeologlar tarafından ölülerin küpe defnedilme şekli olarak tanımlanıyor. İskeletin dişlerinin çoğunun sağlam olduğunu ancak çok aşındığını belirten Umurtak, antropologların bu iskeletin gizemini çözeceğini söyledi.
İskeletin yanında ayrıca bronz bir delici bız bulundu. Umurtak, bu bızın, iskelete ölü hediyesi olarak bırakılmış olabileceğini ifade etti.
Prof. Dr. Umurtak: “İskeletin yanına bazı mezar hediyelerinin konduğunu biliyoruz. Bu durum sadece bu bölgeye özgü değil. Hemen hemen bütün coğrafyalarda, çağlarda görülen bir şey.”
Kazı alanında bu tür buluntuların, geçmiş uygarlıkların yaşam tarzına ve inanç sistemlerine ışık tuttuğu belirtiliyor. Elde edilen veriler, bölgenin arkeolojik değerini bir kez daha gözler önüne seriyor.