AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, Meclis’te yapılan Can Atalay oturumuna ilişkin açıklamalar yaptı. Güler, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu ve bu durumun kişiye göre değişmediğini vurguladı. Olağanüstü toplantı yeter sayısının sağlanması durumunda Meclis’e gireceklerini belirtti.
Güler, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nun, Anayasa Mahkemesi‘nin Can Atalay kararına ilişkin genel görüşme önergesinin ön görüşmesini yapmak üzere olağanüstü toplanmasına dair şunları kaydetti:
Anayasa’nın 148. maddesi, Anayasa Mahkemesi tarafından yapılan denetimlerin, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri, kanunlar ve Türkiye Büyük Millet Meclisi iç tüzüğünün anayasaya uygunluk açısından değerlendirildiğini belirtir. Bireysel başvurulara ilişkin usul ve esaslar ise kanunda düzenlenir.
Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvuru sonucunda hak ihlali kararı verilmişti. Güler, 6216 sayılı Anayasa Mahkemesi Kuruluş ve Yargılama Usulleri Kanunu’nun 50. maddesi gereğince, kararın gerekçeleriyle birlikte ilgililere ve Adalet Bakanlığı‘na tebliğ edilmesi gerektiğini ve mahkemenin internet sayfasında yayınlanması gerektiğini açıkladı. Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanıyorsa, ihlal ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın ilgili mahkemeye gönderileceğini vurguladı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bu süreçte bir rol oynamadığını belirten Güler, Anayasa Mahkemesi‘nin yalnızca ilgili mahkemeye ve Adalet Bakanlığı’na bildirimde bulunma yetkisi olduğunu ifade etti.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, anayasanın 2. maddesinde belirttiği üzere bir hukuk devleti olduğunu, hukuk kurallarının kişiye göre değişmeyeceğini belirtti. Geçmişteki uygulamaların ve mevcut durumun dikkate alınarak, anayasamızın 154. maddesi kapsamındaki somut denetim ve yargı süreçlerinin devam ettiğini söyledi.
Güler, Meclis’te yapılacak olağanüstü toplantıda yeterli sayının sağlanması durumunda, bu açıklamaları Genel Kurul’da da yapacaklarını belirtti. Anayasa Mahkemesi’nin, yerel mahkeme veya Yargıtay’ın yerini alarak hükmü değiştirmiş veya yeni bir tespit yapmış gibi bir durumun söz konusu olmadığını vurguladı.